Prison Break S04E17 "The Mother Lode"

Uzuun bi aradan sonra (yok o kadar değil) geri dönen dizimiz bu bölümüyle pek mest etti diyemem. Salak saçma bi koşuşturmaca oldu durdu. Bundan sonrası spoylır beybi!! Maykıl ile Lıncolnün anası bu bölümde cart diye karşımıza çıkıyor. Haliyle nerdeydin ana yıllardır diye veryansın ediyor yiğit oğlan Burrows. (Bunların soyadı neden farklı ne zaman belli olacak arkadaş bu durum biri tüpçüden midir?) Skofiyıld ile Sara kaçızlarlar ama nereye gittikleri de belli değil. General bunun peşine adamlarını takar ve bulduğunuz yerde vurun o iki manyağı der. Ama generale başkasının peşinde koşarken kendi üzerine düzenlenen kumpastan habersizdir. Öldürme girişimi sonuçsuz kalınca şirket ajanı olan anaları Kristina düğmeye basar.
Annem annemm ben ne acılar çektimm!
Çok pis yorumlarım: Üç salak Mahon, Don Self ve T-Bag şirketin zulasını aptal bi operasyonla keşfetmeleri sonucunda çıkan silah yığını işlerin pisleşeceği yönünde bi izlenim uyandırdı. Generalle Kristina arasında pay-back zamanı geldi. Son sahnede sniperin Linkin kafaya nişan alması tamamen feyk bi hareket Link ölürse dizi biter ulan kimi yiyonuz Maykıl onca fedakarlığı boşuna mı yaptı da idamdan kurtardı adamı. Bir de maykılla saranın demir boruyla beyin pekmezini akıttığı sahnedeki ajan dayının son sözlerinde "Beni general yollamadı" demesi sanki analarının korumak amacıyla yolladığı izlenimini verdi. 18. Bölümde görüşmek üzere adios! (Sucre iyiydi niye gitti mınaki ya!)

Yorumlar

Popüler Yayınlar